Philip Andre "Mickey" Rourke Jr., 16 Eylül 1952 tarihinde Schenectady, New York'ta dünyaya gelmiştir. İrlanda ve Fransız kökenli Katolik bir ailenin çocuğu olan Rourke, babasının aileyi terk etmesinin ardından annesinin yeniden evlenmesiyle çocukluğunu Miami, Florida'da geçirdi. Gençlik yıllarında spora, özellikle de boksa büyük ilgi duydu ve amatör olarak ringe çıktı. Ancak yaşadığı sakatlıklar nedeniyle spora ara verip sanata yöneldi ve 1971 yılında oyunculuk kariyeri yapmak üzere New York'a taşındı. Burada efsanevi Actors Studio'da eğitim almaya hak kazandı ve Lee Strasberg gibi ustalardan ders aldı. Kariyerine Steven Spielberg'in "1941" (1979) ve "Body Heat" (1981) gibi filmlerdeki küçük rollerle başlayan Rourke, Barry Levinson'ın yönettiği "Diner" (1982) filmindeki performansıyla eleştirmenlerin dikkatini çekti. Bu başarısı, Francis Ford Coppola'nın "Siyam Balığı" (Rumble Fish) (1983) filminde canlandırdığı gizemli "Motosikletli Çocuk" rolüyle perçinlendi. 1980'lerin ortasında, Kim Basinger ile başrolü paylaştığı erotik drama "9½ Hafta" (9½ Weeks) (1986) filmiyle dünya çapında bir seks sembolü haline geldi. Ardından gelen "Şeytan Çıkmazı" (Angel Heart) (1987) ve Charles Bukowski'nin senaryosunu yazdığı "Barfly" (1987) filmleriyle asi, karizmatik ve metot oyunculuğunu benimseyen bir yıldız olarak ününü sağlamlaştırdı. Ancak 1990'ların başında, Hollywood stüdyolarıyla yaşadığı anlaşmazlıklar ve kişisel çalkantılar nedeniyle oyunculuğu bıraktığını açıklayarak profesyonel boksa geri döndü. 1991-1994 yılları arasında sürdürdüğü boks kariyeri sırasında yüzünden ciddi darbeler aldı; burnu, elmacık kemikleri ve kaburgaları kırıldı. Bu hasarları düzeltmek için geçirdiği çok sayıda rekonstrüktif cerrahi operasyon, yüz hatlarını kalıcı olarak değiştirdi. Sinemaya döndüğünde artık eski "bebek yüzlü" jön değil, sert ve yıpranmış karakterleri canlandıran bir karakter oyuncusuydu. Robert Rodriguez'in "Sin City" (2005) filmindeki Marv rolü, Rourke'un kariyerinde muazzam bir geri dönüşü başlattı. Bu rolle yeni fiziksel görünümünü avantaja çeviren aktör, asıl zirveyi Darren Aronofsky'nin yönettiği "Şampiyon" (The Wrestler) (2008) filmiyle gördü. Kendi hayatıyla paralellikler taşıyan, tükenmiş bir güreşçiyi (Randy "The Ram" Robinson) canlandırdığı bu performans, ona Altın Küre ve BAFTA ödüllerini kazandırdı, ayrıca En İyi Erkek Oyuncu dalında Oscar'a aday gösterildi. Bu başarının ardından "Iron Man 2" (2010) filminde ana kötü karakter Whiplash'i ve "Cehennem Melekleri" (The Expendables) (2010) filminde Tool karakterini canlandırarak ana akım sinemada yerini korudu. Günümüzde bağımsız yapımlarda ve aksiyon filmlerinde rol almaya devam eden Mickey Rourke, köpeklerine olan düşkünlüğü ve aykırı kişiliğiyle tanınmaya devam etmektedir.